Likya Yolu ikinci gün; Üzümlü İskelesi-Kaleköy






Likya yolu'nda ikinci gün. Üzümlü İskelesi'nde çadır kurmuştuk ilk gece. Oradan Kaleköy'e kadar uzunnn bir yol yürüdük. 

Yukarıda yol üstünde sıkça denk geldiğimiz eski bir su sarnıcı.Altta da girmememiz gereken bir yol. Trekingde işaretlemeler beyaz-kırmızı çizgilerle yapılıyor. Ya da "baba" adı verilen üst üste konan taşlarla. Kararsız kalınabilecek yerler de böyle bir çarpı işareti ile uyarı veriliyor. İlla elimizde navifasyonlara da bakıyoruz ama bu işaretlemeler çok iyi oluyor.


Aperlai antik kenti kalıntıları. Kaş-Kekova arasında bir Likya liman kenti. Tepelerden kalıntılar sizi karşılıyor. Denizin içinde de mezarları ve başka kalıntıları görmek mümkün. Burada yüzdük ama denizini sevmedim ben. 

Aşağıda görülüyor zaten. Biraz balçık gibi dibi. Burada bir tesis var ama karadan ulaşım olmadığı için fiyatlar pahalıymış. Biz sadece yüzüp biraz birşeyler atıştırıp yola devam ettik. İlk gün karşılaştığımız yol arkadaşımız burada konakladı. Zaten bu yol iki kez yürümüş, ağır gitmeyi planlıyordu. 



 
İkinci gün çadır kurduğumuz alan.

Aperlai denize uzanan bir çıkıntıdan çekmeye çalıştım. Çok rüzgar olduğu için burada makinamı çıkarmadım. Tuzlu su iyi gelmezdi.

Çamaşır kurutma yöntemimiz. Terli ya da yıkanan bir şeyi böyle çantalara takarak kurutuyoruz. Devrim'in mayo çalılara takılıp gitmiş ama...

İlk kamp yeri toplanması. Aşağıda da sabah manzarası. 



Yorumlar

  1. son foto için bile değermiş bu gezi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eevt çok keyifli bir sabahtı. Deniz kıyısı genelde güzel olur zaten.

      Sil
  2. Çok güzel görüntüler hele sonuncu 🥰

    YanıtlaSil
  3. Gece kamp için keyifli bir noktaydı

    YanıtlaSil

Yorum Gönder