Ağaç Ev Sohbetleri 63


 Bir kez daha Ağaç Ev Sohbetlerine dahil oluyorum. Konu deprem anıları. Bu haftanın konusunu andromeda belirlemiş.

İlk ciddi depremi 1999 yılında yaşadım. İstanbul'daydım. Eski bir evin 5. katında oturuyordum. Uykudan uyandırdı sarsıntı. Malum 45 sn öyle kolayla bitmedi. Ne olduğunu tam algılayamadan ev sahibin aşağı inmemi söyledi. Onlarla sabah 6'ya kadar falan dışarıda oturdum. Bu arada radyodaki haberlerden durumun ne olduğunu anladık. Hemen yeniden eve girdim hazırlanıp gazeteye gitmek için. hala dolapların kapakları takır takır ses çıkartıyordu. Ev sahibim ve annesi kısa sürede başka bir ev alıp taşındılar oradan. Bir ben kaldım binada. Kolonu çatlaktı ve 1 yıl kadar daha oturdum. 

Bu arada Avcılar bölgesinde görevliydim. 1 hafta boyunca kurtarma, enkaz kaldırma çalışmalarını takip ettim. Hala insan olabilir dediğimiz binalara iş makinaları girdi. Acıydı. 1 hafta sonra yine haber için Gölcük tarafına gittiğimde keskin ceset kokusu karşıladı bizi. 

Resmi rakamlara göre, depremde 18 bin 373 kişi hayatını kaybetti, 48 bin 901 kişi de yaralandı. 5 bin 840 kişi de kayboldu. Şimdi hiç söz konusu değil ya o depremde kayıpların bazılarında organ mafyasının adı geçti sıklıkla. O dönem bu konuda nam salmış bir hekim de vardı.Yusuf bilmem neydi adı.Yakalanıp yakalanıp serbest kaldı sürekli.

İkinci deprem deneyimim ise yine İstanbul'dayken 99 Düzce oldu. 7.2 büyüklüğünde yine çok şiddetli bir sansıntıydı. Biz bir arkadaşımla sinemadaydık. Yerin altındaydı sinema salonu, çıkmadık. Zaten yıkılacaksa merdivenlerde yakalanırız deyip oturduk. Nasıl bir şeyse filmi de sonuna kadar seyrettik. Çıktığımızda annemler aradı, meraklanmışlar. İşe yürüme 5.dk uzaklıktaydım hemen gittim. Araba ayalandı gece Düzce'ye yola çıktık bir fotomuhabir arkadaşla. Gölcük'ten farklı olarak kıştı hava soğuktu ve sobaların neden olduğu yangınlar vardı bu kez. 

Ve cuma günü. Bu kez İzmir'de yaşıyorum. Bilgisayar başındayken başladı sansıntı. Bitmeyince kalktım, Deniz vardı evde "gitti insanlar, çok ev yıkıldı, çok insan öldü" oldu ilk sözlerim. 16 yıl oldu bu eve taşınalı ilk kez sarsıntı hissettim. Daha önceki sarsıntı ve sonuçlarını da bilince tahmin etmek zor olmadı. Bizm zemin iyi, ve esmüstakil olunca korkmadım açıkcası ama Buca'daki devlet hastanesinin kolonlar patlamış, ana bina boşaltılmış. 

Ve bunca yılda ne oldu, ne değişti, ne kadar bilinlendik? Koskoca br sıfır. O yıkılan evlerin olduğu bölge hala gökdelen dikiyorlar. Bir sürü yeni inşaat var. Kaç kez dendi orası için "zemini kötü, bataklık, depremde en çok zarar görecek yer" diye. Yok. Hala yönetimler oranın yükselen binalarla dolmasına izin veriyor. Yeni yapılan şehir hastanesi de oralarda. Hep çok katlı binalar yapıldı bölgeye. Sonuç ortada. bir sürü genç, çocuk, anne-baba yok yer yitti....

Yorumlar

  1. çok geçmiş olsun saadet seni merak ettim face den mesaj attım yazını görünce sevindim. Allah beterinden saklasın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim. Geç farkettim mesajını. Faceyi aktif kullanıyorum ya mesajları hep atlıyorum ben.

      Sil
  2. Cok geçmiş olsun Saadet, benim ekran başında icim kurudu ağlamaktan, Allah geride kalanlara sabırlar versin. Cok üzgünüm, sebep olan herkese hesap sorulmalı artık, bu resmen toplu katliam...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim. tv izlemedim pek ya twitter, face hep oralardan baktım sürekli. Hesap sorulması noktasında umudum yok

      Sil
  3. Geçmiş olsun. Biz de İstanbul'da hafif de olsa sallanınca, dedim eyvah bir yerler yıkıldı ,kesin.
    Çok üzücü kayıplar, allah rahmet eylesin hepsine. Müstakil evler hem salgın döneminde hem deprem için en sağlıklı çözüm aslında ama büyükşehirlerde çok zor bulabilmek.Apartmanlara mahkum olduk.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sağol. Evet oralardan bile hissedilmiş. Müstakil ev her anlamda şans ama bizlerde binalar arasında sıkıştık aslında. Çok kişi satıp kat karşılığı binalaştırıyor arsaları-evlerini. Bizim etrafımız hep doldu.

      Sil
  4. geçmiş olsun. 99 istanbulda yani eski boş binada tek başına mı yaşıyordun anneeeee :) 99 düzce yerin altındaki sinema hangisi yaa nerde buuu :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet azıcık öyle yaptım. Şimdi düşünüyorum iyiymişim o zamanlar. Şimdi olsa uyuyamam. Çemberlitaş sinemasıydı. Bazı salonları zeminin altında oranın. Hala duruyor mu bilmiyorum sinema.

      Sil
  5. İlk dikkatimi çeken şu oldu. Kolonu çatlayan binada nasıl bir yıl daha oturabiliyorsunuz?
    Epey deprem yaşamışsınız. Geçmiş olsun. Binanın oturacağı yer seçimi çok önemli. Eğer eviniz kayalık bir zemindeyse zeminle ilgili bir problem yaşamayacaksınız demektir. Diğer taraftan illa binanızı yumuşak bir zemine oturtacaksınız mutlaka zeminin ıslah edilmesi gerekir. Bayraklı bölgesindeki bütün çok katlı binalar kazıklı temel üzerine oturtulmuştur.
    Bireysel olarak yapacağımız fazla bir şey yok ama devletimize çok iş düşüyor. Yaşamını yitiren masum insanların kanı devlet yetkililerine bulaşmış durumda. Keşke bir başlangıç olsa bu İzmir depremi. Kim bu tarım alanlarını imara açmış? Kim imar affı ile denetimsiz yapılara ruhsat almış? Kim projeyi onaylamış? Kim inşaatı yapmış? Kim kontrol etmiş? Kim ruhsat vermiş? Teker teker sorgulansa ve suçlular hak ettikleri cezaya çarptırılsa. Hiçbir şeyin üzeri örtülmese...

    YanıtlaSil
  6. Maddiyat diyelim. Malum deprem sonrası kiralar uçuyor malesef. O dönemlerde bizim kurumda maaşlar tam ödenmiyordu. Taksit taksit. Eldekilerle taşınmak çok zor olacaktı benim için. Aileme de birşey demedim doğal olarak, yük olmak istemedim.
    Şu an oturduğum evin zemini yoğun kaya. Hatta granit diyorlar (depremde ne kadar etkili bilmiyorum) Ev eski ama müstakil olduğu için çok endişeli değiliz.
    Denetim ve ceza konularında haklısınız. Ama benim hiç umudum yok. İşlerine gelmez. Dünya masraf edecekler, cepte para yok finanse edemezler. Zaten net bir biçimde " sağlam binada otursunlar, her şeyi devletten beklemesinler, kendileri sağlamlaştırsınlar' dediler.

    YanıtlaSil
  7. Sağol. Kendi adıma ben de çok sakindim. Üçünde de. Ama yaşayıp görünce biliyorsun ki evler ykılacak, insan ölecek...işte o noktada elim ayağım kesildi.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder