Amerikan Sargısı






Yine Fakir Baykurt yine muhteşem bir hikaye....Türk-Amerikan dostluğunu!!! anlatıyor bu kitap. Ama ne dostluk. Amerika'nın bize dostluğunu göstermek için için bir pilot proje hazırlanıyor ve uygulama için de Kızılöz Köyü seçiliyor. "Kızıl" kelimesi zararlı ya ilk olarak ismi değiştiriliyor köyün....

"Tavukların ayağına tenekeden pul taktılar. Suluklarına ilaç damlattılar. Ankara'dan tuhaf kokulu yem getirdiler. Yeni tavukları bir karantinaya aldılar ki tel örgülerin içinde, yazıya yabana çıkarmıyorlar. Bırakmıyorlar, çıkıp gübrelikleri eşinsin zavallılar! Daha beteri de ne? Tavukların içinden horozları seçip aldılar! Ayrı bir yere kapadılar ki her gür birbirlerini gördükleri halde bir iş gelmiyor! Yahu ben tavuk olsam ölürüm! Soruyorum o Willy denen karın ağrısına, ne demek bu? "çok yumurta almak için" diyor. "Büyük yumurta almak için" diyor. "Soyunu yükseltmek için!" diyor. Sen heriflerin erkeğini dişisini ayır bok yükseltirsin soyunu!...

"Heriflerde gerçekten ne fen yahu! Danayı uçağa bindirip uçuruyorlar! Biz sanırdık, uçak dedin mi, büyük adamlar biner! Demek dana da biniyormuş!..."

Fakir Baykurt kitaplarında baskın bir karekter vardır her zaman. Hikayeyi alıp götürür. Burada da köyün bekçisi Temeloş.. Tespitleri, davranışları ile çok şey anlatıyor okuyucuya....Keklik'ti şimdiye kadarki favorim bu bir tık öne geçti sanki....

Yorumlar