Buz

Buz kütüphanede bir kitabı ararken tesadüfen elime gelen bir kitap. Arka sayfayı okuyunca bir bakayım dedim. Arka kapakta yazar için "Kafka'nın kız kardeşi olarak anılıyor" diyordu. 

Hikayede bilinmeyen bir ülke, isimleri olmayan kahramanlar var. İki adam ve gümüş rengi saçları olan bir kız. Buz tabakası dünyayı sarıyor. Ülkeler birer birer buza teslim oluyor. Buz fiziksel mi yoksa düşsel mi insan okurken tam olarak karar veremiyor. En azından ben sürekli ikileme düştüm. 

Bir paragraftan diğerine zaman ve mekan atlayıveriyor. Karışık ama bir taraftan da sürükleyici. Garip bir kitaptı benim için. Arkakapakta "marjinal bir bilim kurgu" diyor. Evet oldukça değişik.

"Evrensel yabancılık duygusu ve yaklaşan felaketin soğuğu, yukarıda asılı yıkıntıların tehdidi eziyordu beni; bir de yapılmış olan şeyin iğrençliği, toplu suçun ağırlığı. Doğaya karşı, evrene karşı, hayata karşı, korkunç bir suç işlenmişti. Hayatı reddederek, ezeli düzeni yıkmıştı insan, dünyayı yıkmıştı; şimdi her şey parçalanıp yıkılmak üzereydi."

 “İnsanlığın en son icraatı sadece kendini-imha değil, bütün hayatın imhası olacaktı; yaşayan dünyanın ölü bir gezegene dönüştürülmesi.”

Anna Kavan yazarın gerçek adı değilmiş. Let Me Alone romanının kadın kahramanın nefret ettiği ve küçümsediği kocasının soyadıymış.