Ağaç Ev Sohbetleri 173


 Ağaç Ev Sohbetleri'nin bu haftaki konusu eğitimden gelmiş. 

“Okullarda öğretmenler öğrencilerin okuma ve yazma becerilerini geliştirmek için onları bilgisayardan uzak tutmalı mı?”

Eskiden güzel yazmak diye bir şey vardı. El yazısından not verirdi öğretmenler. Özellikle Türkçe derslerinde. İşte paragraf doğru yerden başlamış mı? Noktalama işaretleri doğru mu? Ah bir de dolma kalemlerimiz vardı. Ben severdim açıkcası dolma kalemle yazmayı. Ama zaman içinde benim gibi dinazorlar bile netçi oldu artık.

Evet bilgisayar-telefon büyük rahatlık artık. Tuşlara basarak (hele bir de dil biliyorsak) dünyanın bilgisine ulaşabiliyoruz. Ya da yıllar önce mektup yazıp günler sonra yanıtını beklerken şimdi saniyeler içinde hal hatır soruyoruz. Eeee yazmak da zorlaştım ya. Selam yerine slm, merhabe yerine mrb.... Ve benim bilmediğim bir dünya kısaltma. Bir de emojiler var. Hal ve durumumuzu ona göre karşımızdakine bir güzel anlatıyoruz. 

Haliyle artık kelimelere pek gerek kalmıyor bir kesim için. Bir biçimde yüz göz işareti ve kısaltmalarla anlaşıyorlar. Malesef yeni nesil bazı gençlik kitaplarındaki dilde fena. Birkaçına gözatma imkanım oldu. Basit, yüzeysel, hiç bir derinliği olmayan metinler.

Artık bu kadar içimize yerleşen bilgisayardan-netten çocukları uzaklaştıramayız. Yasakla olmaz bu iş. Biz yasaklasak bir biçimde eğitim bunlar aracılığı ile ilerliyor. Gruplar kurulup ödev veriliyor, çocuklar buradan sorular soruyor. Hatta dün Deniz dedi. Bir uygulama yüklemiş, pek popülermiş. Ders çalıştıkça ağaç yeşeriyormuş, çalışmazsa kuruyormuş. Bunlar üniversite sınavına hazırlanıyor ya sürekli çalışma modu.

Yasaklayamayız peki ne yapacağız? Bir biçimde çocukları düzgün edebiyatı okumaları için motive etmeliyiz sanırım. Onlarla birlikte okumalı, oturup tartışmalı, aynı kitapları okumalıyız hatta. Belki günlük yazma konusunda motive edebiliriz.

Yorumlar

  1. İnsanın kendi gibi düşünen birileriyle karşılaşması büyük mutluluk. Belki hala bilgisayar konusunda kendimi yeterli görmediğimden bilgisayarda yazmayı benimseyemedim.Ama büyük kolaylık sağladığına inanıyorum.Olumsuz yönleri için de sayfalar yazabilirim. Çocukların ustaca kullanmalarına da büyük hayranlık duyuyor, gıpta ile izliyorum. İki taraf da karşılıklı hataları hoş göreceğiz galiba. Belki zamana ihtiyacımız var.
    Sevgiyle.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısınız. İki tarafın da hataları olabilir. Sonuçta zaman, şartlar sürekli değişiyor.

      Sil
  2. Gruplara katılmayan basarılı olamıyor ben de o yasaklansın istiyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yasakçı zihniyeti sevmiyorum ben. Bir orta yol bulunabilir

      Sil
  3. Katılıyorum, yasaklayarak bir sonuç alınamaz. Türkçenin kötü kullanılmasına neden olarak bilgisayar ve interneti göstermek ne derece doğru? Gençler aceleyle merhaba yerine mrb diye yazıyorsa niye internet, bilgisayar sorumlu olsun. Bunun sebebini başka yerlerde aramanın doğru olduğunu düşünüyorum. Konuşma dilindeki bozuklukları nasıl açıklamalı? Ağaç Ev Sohbetleri'nde genç bir arkadaş "lisede sevgili yapmak iyi mi?" diye sormuştu! Okuma konusunda da bize zor gelse de e-kitaplar daha çok hayatımıza girebilir gelecekte. Yine okullarda ders kitapları yerini elektronik ortamdakiler alabilir. Göreceğiz:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hayatımıza bilgisayar ve telefonla girdiği için bu kısaltmalardan bahsetmiştim. Evet konuşma dilinde de de bir bozukluk var. Aslında o daha rahatsız edici sanki. e-kitap epey bir girdi zaten. Çok kişi kullanıyor. Ben şimdilik bulaşmadım, bilgisayarda o kadar uzun kalmayı sevmiyorum.

      Sil
  4. Emojileri ben hiyerogliflere benzetiyorum. Yakında emojilerle cümleler kurulmaya başlanırsa şaşırmam yani. :) Kağıt israfı, ağaç zayiatı olmasın diye fatura postalayanlar e maille halledelim diyorlar. Yakında ders defterleri de piyasadan kalkar mı ki?
    Bilgisayarların eğitime verdiği zarar konusunda daha önce düşünmemiştim. Okuma konusunda değil de (gazete ve kitap nette artık) yazma konusunda kişiye veya öğrencilere ket vurduğunu düşünüyorum. En basit örneği; küçük notları bile pc veya telefona kaydeder oldum. Eğitim hayatında eğitimciler öğrencileri yazılı ödevler konusunda görevlendirme erkine sahipler. Madem ki bir körelme var ve bu bariz bir gerçek eskiden olduğu gibi yazılı ödevlere kısmen yada tamamen dönebilirler.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder