Öykü bir kasabada geçiyor. Adı yok, nerede olduğu belli değil. Hava alabildiğine sıcak ve sıkıntılı. Ama bir taraftan da alabildiğine yağmurlar ortalığı göle çeviriyor. Fareler kiliseye musallat olmuş, insanlar mutsuz, umutsuz.
Yakın zamanda bir hükümet değişikliği olmuş, öncesinde kasabada direniş ve kanlı olaylar yaşanmış. Bunları hikaye geliştikçe insanların tepkilerinden anlıyoruz. Şimdi kasabanın başında bir teğmen var. O isyanı bastıran kişi.
Kitabın başında zengin bir adam birini öldürüyor, teğmenle bara ile anlaşarak uygun şartları sağlıyor. Bir genç-direnişçi yakalanıyor, işkence ile sorgulanıyor ve ölüyor, Ama kayıtlara "kaçtı" diye geçiriliyor. Ne kadar tanıdık değil mi?
Bir de peder üzerinden dini bir vicdan sorgulaması var öyküde.Kesinlikle güzeldi kitap. Kısacık ama dopdolu.
Sürükleyici bir öyküye benziyor listeme ekleyeyim:)
YanıtlaSilKitap kısa deyince hemen müşteri oldum kitap yurdundan. Bulamadım önce. Meğer 'Şer Saati' ismiyle yayımlanmış. :) Ölüm sebebi gerçekten de çok tanıdık. 80 darbesiyle ilgili çok kitap okudum zamanında bazıları da detaylı işkence anlatımları içeriyordu. Şimdi olsa okuyabilir miyim? Şüpheli.
YanıtlaSilhımms duymamışım, pikuu, okunabiler :)
YanıtlaSilspama bakıyon de miii :)
YanıtlaSilspam unutmaaaa :) yorumlarım oraya gidiyo galpağ :)
YanıtlaSilYazarın adı Marquez ise mutlaka güzel yazmıştır. Teşekkürler.
YanıtlaSilMarquez'in kitaplarını seviyorum. Bu kitabını daha önce görmemiştim. Elime geçerse okurum mutlaka.
YanıtlaSil