Corona ve tarla işleri

Corona'lı günler uzadıkça hayatın etkilenen alanları da genişliyor. Ben kendimi yazıyorum ya hepimiz için öyle ya da böyle durum bu. Önce 2 haftalık okul tatili vardı, ardından bu yıl okulların açılmasını bile beklemiyoruz. Önce 65 yaş üstüne yasaktı şimdi 20 yaş altı da evlerde. Çalışmıyorsa tabiki.

Bu insanlar açık havadan mahrum, hareketsiz, iyi havalandırılmıyorsa bence daha da kötü havadalar malesef. Bir de üstüne sürekli bilgisayar başındaki gençler-çocuklar.  Malum dersler ekranlardan artık. Aldıkları radyasyonun zararları, yine hareketsizlik ve kötü beslenme de katılıyorsa işe bu günlerin sonu pek hayırlı değil gibi.

ABD'li bur uzmanın yazısını okumuştum. Sosyal mesafe kuralına uyarak yürümeyi tavsiye ediyordu mesela. Bende o görüşteyim. Açık hava, D vitamini ne kadar önemli. Üstelik coronadan korunmada da önemli.

Bir de işin tarım boyutu var tabiki. Yasak gelirse ne yaparız? sorusuyla cuma günü Urla'ya gittik. (tarla Urla sınırlarında) Gerekli girişimleri yapıp çiftçilik belgesi almak amacıyla. İş o gün bitmedi zaten muhtara onaylatılması gereken kağıtlar var. Cumartesi tarla artı muhtar yaparız derken sokağa çıkma yasağı geldi. Yaklaşık 7 dnüm tarla, 200'ün üzerinde ağaç.

Neyse pazartesi gittik, hem çapa, dikim yaptık hem belgeleri imzalattık. Döndük yeniden işleri tamamladık. Artık resmen çiftçiyim.

Bu arada bozulabilir ürün statüsünde olmadığı ve satış yapmadığımız için  bizi polisin durdurabileceğini söyledi ilçe tarındaki personel. Anlatamazsınız ağaçların bakım gerektirdiğini dediler. Bakalım nasıl olacak bundan sonrası. Devrim çalıştığı için hafta içi zor bize.